Dudaklar kırılgandır. Kurumasını önleyecek olan ter bezlerinden yoksundur, koruma tabakası yoktur. Derisi inceciktir. Cildimizde UV ışınlarına karşı savunma yapan melanin, burada yok denilecek kadar azdır. Soğuk, güneş ve rüzgâr hırpalar; kurur, çatlar ve estetik görüntünün bozulmasının yanı sıra ciddi bir acı kaynağı olur.
Kaçınılması gerekenler:
Islatmayın. Kurudukça içgüdüsel olarak dilimizle dudakları ıslatırız. Dudakların doğal ince bir yağ tabakası vardır ve tükürük bunu siler. Bu refleksinizi engelleyin.
Ölü deriyi koparmayın. Çirkin ve hasta görünüm yaptığı doğrudur. Hemen kurtulmak için “koparmak” derin yarıklara, kanamaya ve kabukların kalınlaşmasına sebep olur. Ertesi gün daha kötüleşecektir.
Kanama sürekli, çatlak aralarında iltihaplanma veya yarık derin olduğunda mutlaka doktora görünün. Kalıcı çizgilenme olabilir.
İçinde ne olduğunu bilmediğiniz ucuz rujlar kullanmayın. Dudakta soyulma yapan rujları çöpe atın.
İyi alışkanlıklar:
İlk adım su kaybını baştan önlemektir. Su kaybını önleyen balmumu ve onarıcı yağlar içeren dudak kreminizi iş yerinde, çantanızda, baş ucunuzda her zaman bulundurun. Dudaklar üzerinde koruyucu bir örtü oluşturur.
Dudak bakımı için dudakların kuruyup çatlamasını beklemeyin. Akşamları, yatmadan önce, dişlerinizi fırçaladıktan sonra, özel bir dudak kremi/serumu kullanmanız gece boyunca bu incecik deriye su sağlayacaktır. Unutmayınız deride onarım her zaman geceleri olur.
Duşta, suyla yumuşamışken kesenizle nazikçe dudakları ovuşturun. Dudak peelinglerinden de yararlanabilirsiniz. Yumuşak kılları olan diş fırçasıyla da ölü derileri nazikçe atabilirsiniz.
Erken kırışmış dudaklar ve geri dönüşümsüz hasara karşı UV ışınlarından yazın dudaklarınızı koruyun.
Dış etkenler kadar yaşam şekliniz de dudakların solgun ve cansız görünmesine sebep olur. Tıpkı yüzümüzdeki hüzün gibi… Alkol, kahve yerine su tüketin. Spor yapın. Doğru beslenin. Bunlar dolaşımı düzenler. Uykunuz sağlıklı olur ve hepsini yerine getirdiğinizde sağlıklısınızdır. Stresi yenmenin en güzel yoludur.
Ayşenur Yazıcı